Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Etik ve Sosyal Hizmet Topluluğu, Dünya Sosyal Hizmet Günü'nde "Yeni Bir Eko-Sosyal Dünyayı Birlikte İnşa Etmek: Kimseyi Geride Bırakmamak" temasıyla bir konferans gerçekleştirdi.
Sağlık Bilimleri Fakültesinde yapılan konferansta konuşmacı olarak Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇEVSAM) Müdürü Prof. Dr. Yüksel Ardalı yer aldı.
Konferansın açılışını yapan Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Terzi “Günümüzde sağlık ve sosyal hizmet alanları birbirlerini tamamlayan disiplinlerdir. Sosyal hizmet uzmanları hayatın her alanında dezavantajlı grupların daha iyi yaşam koşullarına sahip olmaları için çalışan özverili meslek elemanlarıdır. Daha iyi, daha sağlıklı bir dünya için sosyal hizmet çalışmalarına ihtiyaç vardır.“ dedi.
Sosyal Hizmet Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ercümend Ersanlı ise “İnsanlığın geleceğini önemseyen, sorumluluklarının bilincinde olan herkes bizden, gelecek nesiller adına yaşamakta olduğumuz dünyayı, huzur ve mutluluğun doyasıya yaşandığı bir yere dönüştürmemiz için köklü adımlar atmamızı bekliyor. Bu bilinçle toplumsal huzura ve iyiliğe daha çok odaklanmalıyız. İnsanların karmaşık sosyal problemlerini çözme kapasitesini arttırmaya adanmış bir mesleğin mensupları olarak sosyal hizmet uzmanları; sağlık, eğitim, çevre sorunları, yoksulluk, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması gibi birçok alanda yılın temasında vurgulandığı gibi kimseyi geride bırakmadan dayanışma bilinciyle hizmet etmektedirler.” diye konuştu.
ÇEVSAM Müdürü Prof. Dr. Yüksel Ardalı da sürdürülebilir yaşam, yeşil yaklaşım ve sıfır atık konularına dair konuşmasında; dünyanın giderek daha fazla kirlendiğini, havanın, suyun, iklimin yapısının değiştiğini, teknolojinin hayatı kolaylaştırırken kirliliği arttırdığını ve tüm bunların önüne geçilmesi için herkeste ekolojik vatandaşlık bilincinin gelişmiş olması gerektiğini söyledi.
Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin Dünya için büyük tehlike olduğuna vurgu yapan Ardalı, bunu hayal edebilmek için insan vücut ısısının 1-2 derece arttığında ortaya çıkan sonuçların yeterli olduğuna işaret etti. “Al kullan at” kültürünün hayatımıza girdiğini ve bu yaşam biçiminin, tahmin edilenin ötesinde doğaya çok uzun süreli zararlarının olduğunu söyleyen Ardalı “Mesela insan ömrü ortalama 80 yıl iken çevreye atılan pet şişeler doğada bin yıl kadar kalabiliyor. Bunlar doğanın, denizlerin, şehirlerin çöp yığınları hâline geliyor. Bu kirlilikten sadece insanların değil, hayvanlar ve bitkiler de çok büyük zararlar görüyor. Artık sürdürülebilir şehirler, sürdürülebilir yaşam alanları oluşturmak için çabalamalıyız. Son yıllarda tüm dünyada bireysel, kurumsal ya da belediye genelinde sıfır atık uygulama çalışmaları yaygınlaşmaktadır. Üniversitemizde de bu konuda çalışmalar ve uygulamalar mevcuttur.” ifadelerini kullandı.
Çok sayıda akademisyen ve öğrencinin katıldığı etkinlik, konuyla ilgili soruların tartışılmasıyla sona erdi. Sunum sonrasında Etik ve Sosyal Hizmet Topluluğu tarafından Prof. Dr. Yüksel Ardalı’ya “defne fidanı” armağan edildi.